Yusuf Kırımlı

Yeni Sistemin Ayak Sesleri-4 ( Çağdaşlık )


       Çağdaşlığın görece olarak ne kadar büyük bir yapıya sahip olduğunu anlamak oldukça basit bir olgudur. Fakat yeni sistemin liderleri çağdaşlığı Avrupa ile sınırlamış onlar ne yapıyorsa çağdaşlıktır diyerek kopya etmeye başlamışlardır. Bunu yaparken ise toplumun yapısını önemsememişlerdir. Toplum sözde çağdaşlık adı altında yapılan bu bozukluklara karşı çıktığında ise yargısız idamlar ile susturulmuştur. Millî mücadelenin ana sloganı bilindiği üzere hilafet makamını ve halifeyi kurtarmaktı. Milli mücadele sonrasında ise bu slogan unutulmuş ve unutturulmuştur. Lozan sonrası ise asıl amaç gün yüzüne çıkmıştır. Bunun üzerine ise ayaklanmalar çıkmış ve yeni sistem tarafından bu ayaklanmalar kanlı bir şekilde bastırılmıştır. Ardından gelen süreçte kademeli olarak toplumu densizleştirme çabaları karşımıza çıkmaktadır. Zamanla kalkan din dersleri buna basit bir örnektir. Ayrıca kılık kıyafet devrimi, alkol teşvikleri, devlet desteği ile açılmış genelevler gençlerin kafalarına bir çivi gibi çakılmış sözde çağdaşlık ve özgürlük kavramları içerisine düştüğümüz durumu özetler gibiydi. Tüm bu olgular zamanla din düşmanlığına doğru ilerleyen bir toplum yapısının oluşmasına neden olmuştur. Toplum Müslümanım fakat kahrolsun Şeriat demeye itilmiş ve ülke her refaha yöneldiğinde irtica geliyor naraları ile ortalık karıştırılmış binlerce masum insanın hayatına kastedilmiştir.

 

                                                                                                           Talip SARIBAŞ

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol